Bioregülasyon tedavileri, alerji, bağımlılık ve diğer kronik problemlerinizi frekansınızı düzelterek iyileştiriyor.
Bioregülasyon (biorezonans) tedavileri 40 yıldan daha uzun süredir geliştirilmiş ve özellikle Almanya, Amerika ve Çin’deki geniş çalışmalarla kendini kanıtlamış bir teşhis ve tedavi yöntemidir. Almanya’da 5 yıllık bir hukuki mücadele sonunda Münih Yüksek Eyalet Mahkemesi bioregülasyon metodu ile “alerjiler teşhis ve tedavi edilebilirler” şeklinde reklam yapılmasına bilimsel delillerin baskısı ile onay veren mahkeme kararı almıştır.
Yine Almanya’da 2001-2005 yılları arasında sağlık sigortalarının talebi ve finansal desteği ile elli binden fazla hasta üzerinde çok merkezli bir çalışma yapılmıştır. “Bel omurgasında ağrı” ve “diz eklemi artrozu” endikasyonlarında ilaçla tedaviye eşit değerde, istatistiki olarak belirgin bir iyileşme tespit edildi. Bunun üzerine bu endikasyonlar Almanya’da akupunktur uygulanması açısından sağlık sigorta güvence kapsamına alındılar. Bir yanda hiçbir yan etki içermeyen ve aynı zamanda insanı pek çok açıdan dengeleyen akupunktur, diğer yanda mide, karaciğer, böbrek patolojilerine yol açan yıllar süren ilaç uygulamaları. Karar sizin.
Almanya’da muayenehanelerinde bu yöntemi kullanan 538 doktorun katıldığı bir anket düzenlendi. Bu anket çerçevesinde 684.366 hasta uygulaması değerlendirildi. Bu hastaların %50.5’u şikayetlerinden tamamen kurtulduklarını, %31’i rahatsızlıklarında aşikar bir düzelme olduğunu, %11.7’si hafif bir düzelme kaydedildiğini bildirdi. %5.8 hastada düzelme olmadı ve %1 hastada kötüleşme görüldü.
Almanya’da çocuk doktoru Dr. P. Schuchmacher farklı alerjik hastalıkları olan 204 çocuk üzerinde bir çalışma yaptı. BRT terapisinin bitiminden beş ay ve onbir ay sonra tedavi alan hastaların kontrolleri yapıldı. Hastaların %83’ünde alerjik reaksiyonlar görülmedi, %11’inde semptomlarda düzelme oldu, sadece %4.5’unda semptomlarda değişiklik oldu.
Schuchmacher: Ergebnisse der biophysikalischen Allergietherapie: Biophysikalische Therapie der Allergien, S.125-129, Sontag Verlag, Stuttgart, 2004
Dr. P. Schuchmacher aynı zamanda saman nezlesi hastaları üzerinde yaptığı bir çalışmayı yayınladı. BRT tedavisini takip eden ilk polen sezonunda hastaların %43.4’ünde saman nezlesi semptomlarına hiç rastlanmadı. %50.4’ünde semptomlar çok daha hafif geçti. Burada da %90’ın üzerinde bir terapi başarısı sağlandı.
Schuchmacher. Biophysikalischen Therapie des Heuschnupfens Therapieergebnisse: Therapie der Allergien, S.147-151, Sontag Verlag, Stuttgart 2004
2003-2006 yılları arasında BRT ile Çin Halk Cumhuriyetinde hastanelerde büyük hasta gruplarında yapılan çalışmalarda nörodermatit, egzema, polen alerjisi, alerjik göz, alerjik astım ve solunum yolu hastalıkları, alerjik bağırsak hastalıkları, alerjik cilt hastalıkları ürtikerler %90 civarında oranlarda başarı ile tedavi edildi.
Romatoid artrit, diz eklemi artrozları, fibromiyalji sendromu tanısı konmuş hasta gruplarında anlamlı iyileşme sonuçları gösteren pek çok çalışma mevcut.
Sporcularda eklemlere aşırı yük biner ve sakatlanma riski fazladır. Bunlara overuse sendromları deriz. Bioregülasyon(biorezonans) tedavilerini şuanda pek çok kulüp, hatta olimpik takımlar koruyucu ve tedavi edici olarak kullanmaktadır.
Kendi tecrübem: 2 yıldır Hollandalı doktor, akupunkturist neredeyse tüm tamamlayıcı tıp unsurlarının üstadı Hans Stromer’dan bioregülasyon eğitimleri almaktaydım ve MS’den, alerjiye, kanserden, ağır metal zehirlenmesine okul başarısı artışından, vücutta mantar yükü temizlenmesine, sigara bırakmadan, kaybedilen bir sevdiğinin acısını dengelemeye pek çok hastanın başarıyla tedavi edilmesine şahit olmuş ve tedavilerine katılmıştım ancak bu konuda çok iyi bir doktor arkadaşımın muayenehanesinde LIFE cihazı ile kendime ilk teşhis uygulanmasında bütün sorunlarımın bilgisayar ekranında önem sırası ile teker teker yer alması, benim bile unuttuğum hayattaki psikolojik travma dönemlerimin, alerjim olan gıdaların, boğazımdaki kronik acımanın, barsak floramın durumunun, kullandığım ya da eksiğim olan vitaminlerin ekranda çıkması, beni sanki bunları ilk kez görüyormuşum gibi etkiledi. Takiben uygulanan bioregülasyon tedavileri ile kendimdeki değişimi görünce artık muayenehanede hastalarımın hizmetine bu teknoloji harikası cihazı sokmalıyım dedim. Cihazın teşhis ve tedavi yöntemini basitçe anlatmak gerekirse, cihaz vücudunuza 8000 ayrı konuda bilgi(bioinformasyon) (alerjiler, hastalıklar, ağır metaller, vitaminler, emonyonel durumlar, çakralar vs vs.) gönderip bunları sizin hücrenizdeki durumunu çok yüksek bir teknoloji ile ölçüyor ve bunları dengeleyecek doktor tarafından ayarlanmış bilgileri size tekrar geri gönderiyor. Ve hücreleriniz adım adım, sağlıklı forma geri dönüyor. Eminim ki tıbbın geleceğinde bioregülasyon tedavileri bugün düşünülenin çok daha üstünde yer alacak.
BRT Hormon Problemleri ve Infertilite
Menopoza girdiği söylenen pek çok hastada BRT tedavileri sonrası yumurtlama ve gebelik tekrar elde edilebilmiştir. Adet problemleri ve menopoz şikayetleri gibi hormonal bozukluklar genellikle BRT tedavileri ile düzelmektedir. Fertilite bozuklukları olan çiftlerde pek çok kez mutlu sürprizlerle karşılaşmışlardır. Menopoza girdiği söylenen pek çok hastada BRT tedavileri sonrası yumurtlama ve gebelik tekrar elde edilebilmiştir.
BRT-Bağımlılık Tedavileri, Keyif Bağımlılığa Dönüşürse
“Sigara, alkol, madde bağımlılıkları ve hatta bilgisayar oyun bağımlılıkları”
2005 yılı Temmuz ayında Londra’da yayınlanan “Sunday Telegraph” gazetesinde, bir İngiliz gazetecinin BRT(bioregülasyon) ile sigara bırakma terapisi hakkında bir makalesi yayınlandı: “Elektrod alnıma yerleştirildiğinde, sigarayı bırakmak için başvurduğum tüm yolları düşünmeye başladım ve bunun içlerinde belki de en gülünç yol olduğuna karar verdim… Ama işe yaradı” Bu makale nedeniyle İngiltere’de BRT tedavilerine büyük ilgi başladı.
BRT ile “nikotin bağımlılığında” bu kadar iyi sonuç alınıyorsa alkol ve uyuşturucu bağımlılıkları tedavisinde durum nedir diye araştırdığımızda, bu konularda da farklı kliniklerde harika sonuçlar bildirildiğini görüyoruz. Bioregülasyon tedavileri bağımlılık problemlerinde kişilerdeki dengesizlikleri ve eksiklikleri tamamlayarak yol aldığı için başarısı çok yüksektir.
NÖROLOJİK HASTALIKLAR:Nörolojik hastalıkların çevresel zehirlerin, ağır metallerin, virüslerin ve mantarların oluşturdukları kronik yüklerden kaynaklanmaları oldukça sık rastlanan durumlardır. Beden BRT terapisi ile bu yüklerden temizlendikten sonra semptomlarda belirgin bir iyileşme gözlenir.
OTOIMMUN HASTALIKLAR
“Hashimato tiroiditi, Romatizmal artrit, MS gibi binlerce hastalık” Klasik tıp, otoimmün hastalıkların nedenini “talihsizlik ve yanlış genler” şeklinde özetler. Bütüncül düşünen bir doktor için talihsizlik diye bir durum kabul edilemez ve genler için değiştirilebilecek bir şey yoktur. Enerjetik test yöntemleri ile muhtemel yük faktörlerini bulmaya çalışır. Otoimmün hastalıklarda genellikle virüsler ve parazitler, aşılar ve ağır metallerden kaynaklanan kronik yükler bulunur. Ayrıca gizli gıda alerjileri, ışınsal yükler ve diğer enerjetik blokajlar da bir rol oynarlar. Barsak flora bozukluğu ve barsak geçirgenlik sendromunun bile çektiği tetik küçümsenemeyecek kadar fazladır. Çoğunlukla birden fazla faktör birlikte vardır. Beden uzun süre bir çok yükü telafi eder, ancak bir gün bardak taşar. Önceden sağlıklı görünen bir kişi “birden” hasta olur. BRT terapistinin hedefi, bu yük faktörlerinin dışarı atılması, organizmanın toksinlerden arındırılması ve hala fonksiyon kabiliyeti olan hücreleri koruyup artırmasıdır.
(Bardak görsel)
BEAT Light Rent Teknolojisi
BEAT Light Rent Teknolojisi Tedavilerimize Destek Oluyor!
PROTONLARIN TİTREŢİMİ
Evrenin büyük bir kısmı gibi, insan bedeni de %99 oranında sürekli olarak titreşen (oscillating) nötron ve protonlardan meydana gelmiştir. İlgili Proton titreşimleri (proton vibrations) hücrelerin biyolojik süreçlerinin harmonizasyonu sürecinden sorumlu olmalarının yanı sıra egzojen (external-dış) birtakım çevresel ve endojen (iç) faktörlere karşı son derece hassastırlar. İnsan bedeni devamlı bir adaptasyon süreci içerisindedir. İç ve dış birtakım bio-enformatik değişim ve etkilere karşı devamlı olarak kendi kendini regüle etme ve adapte olma çabası içerisindedir.
B.E.A.T. LIGHT RENT TEKNOLOJİSİ
B.E.A.T. Light Rent, bedeninizin kendi kendini regüle etme iyileştirme kapasitesini istediğiniz yerde ve zamanda uyararak iyileşme ve regülasyon sürecine katkıda bulunmanıza yardımcı olur.
B.E.A.T. Light Rent, bedenimizin kendi kendini iyileştirme (self-repair) kapasitesini artırarak organizmada blokaja neden olan etkileri minimize eder. Light RENT, frekans modülasyon sistemi ile kırmızı ışığın ve infrared (kızıl ötesi) dalgaların düzenleyici ve regüle edici etkilerini harmanlayarak proton düzeyinde bir uyarımda bulunur.
Güneş ışığı yeryüzündeki yaşamın idame ettirebilmesi için tüm canlılar için gereklidir. Güneş ışığı hücre içerisine nüfuz edebilen yegane ışıktır. Güneş ışığı diğer ışıklarda olmayan ve arzu edilen tüm spektral frekansları içerir.
Önemli olan doğru “Kırmızı ışık ve Kızılötesi Işın (Infrared)” kombinasyonudur. Bu nedenledir ki güneş ışığı hücrelerimize 1 saat gibi kısa bir zaman dilimi içerisinde dahi inanılmaz bir enerjisel uyarımda bulunur.
Bir saat güneş ışığına maruz kalmak hücre içerisindeki Mitokondrinin yüksek oranda enerji iletmesine neden olur. Mitokondri hücre içerisinde bulunur ve hücre için gerekli olan ve ihtiyacımız olan enerjiyi (AdenoTriPhospate – ATP) üretirler. Enerji, Sitrik asit döngüsü içerisinde (Citric Acid Cycle) bir dizi kompleks biyokimyasal reaksiyon neticesinde üretilir. Peki gerçekte olan nedir? Güneş ışığı spektrumu bir çok farklı rengi içerir ancak bunların içerisinde hücrelerimiz için en önemli olanı kırmızı ışık ve kızılötesi ışındır. Kırmızı ışık (645 nm) hücre komünikasyon kanallarını ve yapısını açarak kızılötesi ışının (840 nm) hücre içine nüfuz etmesine ve Mitokondri içerisinde enerjetik sentezin oluşmasına sebep olur. İçerisinde dahi inanılmaz bir enerjisel uyarımda bulunur.
Kullandığı teknoloji yukarıda anlatılan BEAT LIGHT, immün sistemi destekleyerek, kaliteli bir uyku sağlamak, kas kemik iyileşmelerini desteklemek, baş ağrılarını yok etmek, enerji dengelerini sağlamak, öğrenme ve konsantrasyon artışı desteği, alerji tedavileri, ağrı tedavileri, bakteriyel enfeksiyonu dengelemek, oksijenizasyon artışı, iltihap baskılama, yara iyileşmesini artırma gibi pek çok konuda tedavilerimize destek olmaktadır.
Canlı kan karanlık alan mikroskop analizi – Darkfield Df Microscopy
Kan beden sağlığını yansıtır!
Kan, plazma denen sarı sıvı bölüm ile hücre elementlerinin süspansiyonundan (alyuvarlar ve kan pulcukları) ibaret olan canlı bir dokudur. Kan, oksijen ve besleyici maddelerin tüm hücrelere ulaşımının sağlanması, birtakım biyokimyasal süreçlerin bir sonucu olarak ortaya çıkan metabolik artıkların ve atıkların arındırılması, bağışıklık reaksiyonlarının oluşumunda rol alma, bedenin iç bütünlüğünün devamlılığının sağlanması gibi insan açısından hayati önem taşıyan birçok fonksiyonu yerine getirmektedir.
Bedende meydana gelen uzun süreli bir takım dengesizlikler kaçınılmaz olarak bir takım hastalıkların ortaya çıkmasına neden olmaktadır.
Bu sebepten ötürü, bedenin bir aynası olması açısından bir damla kan alınıp canlı kan analizi olarak gerçekleştirilmek kaydıyla kişilerin sağlık durumları homeostazın bozulmuş olup olması durumunda gelecekteki ortaya çıkabilecek olası riskler hakkında çok önemli bilgileri elde edilebilir.
Canlı Kan Damlası Örneğinin Mikroskobik Analizi
Canlı, fiks edilmemiş ve boyanmamış kan örneğinin mikroskop ile teknik açıdan incelenmesi metodu çok eski tarihlere uzanan bir tarihsel gelişimi vardır. 1901 yılından sonra lues (sifilis) bu metodla diyagnostik açıdan incelenmiş ve analiz edilen kanda spiroketlerin varlığı tespit edilmiştir. Vücudun metabolik dengesinin tespitini mümkün kılan ve beslenmenin doğru olup olmadığına dair dolaylı yoldan bilgi veren bu diyagnostik metoda ilgi son 30 yılda oldukça artmıştırç
İlgili metot, bir damla kanın mikroskobik açıdan incelenmesine dayanmaktadır. Kan içerisinde bulunan bir takım hücrelerin ve kan içeriğinin inceleme/analiz sırasında canlı olması gerektiğinden, bu incelemenin örnek alındıktan sonra en geç 20 dakika içerisinde gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Bundan dolayı örnek kurumaya karşı korunabilirse kan ‘canlı’ kalacak ve geleneksel analitik metotlar sayesinde diğer metotlarla görülemeyen bir takım hücreler ve organizmalar canlı olarak gözlenecek ve kan plazmasını incelememiz mümkün olacaktır. Karanlık alan tekniği sayesinde örneğin projeksiyonu ayrıntılı biçimde ve yüksek çözünürlükte gerçekleştirilebilmektedir.
Kan örneğinin görüntüsünün mikroskoptan bilgisayar monitörüne aktarılması, mikro kamera aracılığıyla yapılmaktadır. Bu sayede analitik analiz yapan kişinin yanı sıra kan örneği incelenen kişi de kendi kanını görebilme imkanına sahip olur.
Kan, iç organlarımızda meydana gelen ve normal şartlar altında farkında olmadığımız bir takım metabolik olayları görmemiz açısından mükemmel bir fırsattır. Bu durum, şimdiye kadar bilinmeyen ve sır olarak kabul edilen ‘mikro kozmolojik’ dünyanın sırlarını bize açmasına benzer. Görsel etki, bir takım süreç ve dengesizliklerin sözlerle ifade edilmesinden çok daha etkili bir yöntemdir. Analize konu olan kişilerin sağlık ve beslenme alışkanlıkları ve hayat tarzlarının değiştirilmesinin sağlıkları üzerindeki etkisi ile ilgili önerilerde bulunmak çok önem arz eder.
Görselliğin Gücü
Bağışıklık sisteminin zayıflaması, vitamin ve mineral ve protein eksiklikleri, serbest radikallerin metabolik etkileri sonucunda meydana gelen zayıflık, güçsüzlük ve halsizlik, karaciğer ve dalak bozuklukları-geleneksel diyagnostik metotlardan aylar veya yıllar öncesinden tespit edilebilir. Bundan dolayı, kanı incelenen kişinin şu ana kadar alışılagelen hayat tarzı ve beslenme alışkanlıkları konusunda bir takım değişikliklerin yapılmasına yönelik yönlendirilmesi ve her şeyden önce uygun besin destek ürünlerinin tüketilmesine yönelik bilgilendirilmesi gerekir. Bu şekilde, sağlığımızı tehdit eden bir takım hastalık durumlarının ortaya çıkması riski önemli ölçüde azaltılacaktır. Canlı kan damla analizi birkaç hafta veya birkaç ayda tekrarlanması gereken bir prosedürdür. İlgili analiz sonuçlarının düzenli olarak kontrol edilmesi ortaya çıkabilecek bir takım sağlık sorunlarının gözlemlenebilmesine ve gerekli müdahalelere olanak sağlar. Bir takım pozitif etkiler ise sağlık profesyonelinin önerilerine uyduğumuz takdirde ve yaşam tarzımızı değiştirmeye başladığımızda ortaya çıkacaktır.